20 Eylül 2011 Salı

Şehr-i Ben

Bir büyük şehir keşmekeşindeyim. Dört şeritli otobanlarda son sürat giden arabalar gibi geçiyor düşünceler aklımdan. Sıkıntılarım birer gökdelen olup yırtıyor yaşama sevincimi. Mutluluklarım ise gecekondu misali dip köşelerde, her an yıkılacakmışçasına endişeli. Sürekli bir koşuşturmaca var beynimin içinde. Çalar saat ile dükkan açan gözlerim, şehrin akşam yanan ışıklarına inat kepenklerini indiriyor. Yağmura hasret kalan toprakmışçasına kuruyan bedenim duşun altında yeniden hayat bulup öyle kavuşuyor yatağa. Nüfus hep tek ama rakım duble masamda. E bu hayat da başka türlü çekilmiyor be kardeşim...