25 Temmuz 2009 Cumartesi

Pencere

Gittikçe monotonlaşan hayatın girdabına kapılmadan yaşamak için hepimiz farklı şeylerin peşinde koşuyoruz vakit bulabildiğimizce. İş yerlerimiz ve evlerimiz arasında sıkışan hayatlarımız, sahip olduğumuz hayal gücümüzü sınırlı şekilde kullanmamıza neden oluyor. Yetiştirilmesi gereken işler, hedefler, telefonlar ve emailler arasında kaybolduğumuz işyerinden çıktığımızda da trafikte kaybediyoruz kendimizi. Bin bir güçlükle eve attığımız bedenimizi beslemeye ve dinlendirmeye gayret ederken aslında daha da yoruyoruz farkında olmadan. Boş boş bakılan televizyon dizileri ve internette izlenilen bir kaç dakikalık kısa filmler ile geçiştiriyoruz akşamlarımızı. Oysa en heyecanlı diziden daha enteresan olaylar hepimizin hayatının içinde var. O izleyip de güldüğümüz kısa videolar da bu hayata dair. Biz izleyici olarak ekran başında kalmayı tercih ettiğimiz sürece hayat da bize monoton gelmeye devam edecek. Ne zaman ki ekrandaki pencereleri kapatır, evdeki pencereleri açıp dışarı bakmaya başlarız, o zaman hayatın keyfini daha çok çıkartırız.

Hiç yorum yok: